Teknoloji çağı diyoruz, her yanımız işimizi kolaylaştıran aletlerle dolu.. Ama ne yazık ki hiç bir şeye zaman yetmiyor.. Hep bir koşturmaca, yetişme telaşesi..
Büyük şehirlerde bu koşturmacaya bir de trafik eklenince, insanın ömrü koşturmaca ile geçiyormuş gibi geliyor..
Merak etmeyin canınızı sıkacak şeylerden bahsetmeyeceğim :)
Ben yavaş bir insanım.. Yavaş yavaş, sindire sindire yapılan şeylerin daha zevkli olduğunu düşünürüm. Şimdi, hangimiz bir camın kenarında oturup saatlerce dışarıyı seyretti? Cam kenarına otursak, mutlaka elimizde telefon oluyor. En azından ben öyleyim.. Sürekli aklıma bir şey geliyor.. Ona da bakayım, buna da bakayım.. Derken o ekrana bakarken zaman daha mı hızlı akıyor ne?
Penceremin önünde tekli koltuğum var benim.. Güngören’de manzara ne arar.. Sardunyalarım ve yeni ektiğim bir kaç menekşe manzara oluyor bana.. Bu hafta hava pek güzeldi. Ama havanın soğuk olduğu günler o köşe en sevdiğim köşemdi. Peteğe dayıyordum dizlerimi, elime de aldım mı kasnağımı. Bir de telefondan radyo tiyatrosu açtım kendime..
(Radyo tiyatrosu da buydu: Ahmet Hamdi TANPINAR – Yaz Yağmuru)
O anın rehaveti ile twit atmayı unutmadım :)
Ruhum 50'lerden kalmış sanki.. Tekli koltuğumda etamin işlerken radyo tiyatrosu dinliyorum.. Nasıl keyifli..
— sahika (@sahika) February 9, 2016
Evet, eskiyi çok seviyorum. Belki de yaşanmışlıklar beni cezbediyor.. Misal, eski bir eve bakarken bu evde acaba ne hayatlar yaşandı diyerek hayal kurmaya bayılıyorum. Kafamdakileri toparlayabilsem roman yazacağım..
Derken, ben o tekli koltuğumda bu panoyu işlemeye başladım. Pano dediğime bakmayın, belki yastık olacak.. Belki başka bir şey. Daha karar vermedim :) Bu tür işlerde de şıpsevdiyimdir. Kurdele nakış kursuna başladım, yarıda bıraktım misal.. Öyle elimde günlerce sürünecek işleri sevmiyorum. Başlasın ve bitsin istiyorum. Bu da öyle bir anda oluverdi işte..
Küçük mucizeler dükkanı romanını okuyanlar bilirler. Orada örgü örmekle ilgili minik sözler paylaşılır. Ben de diyorum ki; ufak da olsa, bir hobiniz olsun. Kafanızı dağıtmanıza yardımcı olur. Dünya dertlerinden uzaklaşırsınız. Kendinize yeni bir dünya kurarsınız onu yaparken.. Bu örgü örmek olabilir, etamin işlemek olabilir hatta kitap okumak da olabilir.. Ama saatlerce tv seyretmek, bilgisayar ya da telefon ekranında vakit öldürmek değil bahsettiğim..
Sizi neyin mutlu ettiğini bulun ve ona doğru ilerleyin. Hayat mutluluğu altın tepside sunmuyor. Gidip onu sizin bulmanız lazım ;)
2 Comments
Harika olmuş canım çok başarılı ellerine sağlık :) Radyoda tiyatro dinlemem ama bazen ben de ruhumu ellilerde hissederim :)
O kasnaktan aradım da bir türlü bulamadım. İşleme çok güzel olmuş ellerinize sağlık. 😍